İstatistiklerle Kadın, 2013
Türkiye nüfusunun 2013 yılında (76 667 864) %49,8’ini kadın nüfus (38 194 504) ve %50,2’sini erkek nüfus (38 473 360) oluşturdu. Kadın nüfus belli yaş gruplarına göre incelendiğinde, kadın nüfusun %24’ünü 0-14 yaş grubu, %5’ini 15-17 yaş grubu, %11,3’ünü 18-24 yaş grubu, %31’ini 25-44 yaş grubu, %20’sini 45-64 yaş grubu, %7,9’unu 65-84 yaş grubu ve %0,8’ini ise 85 ve daha yukarı yaştaki nüfus oluşturmaktadır.
Türkiye’de 2013 yılında erkek nüfusun %69,6’sı, kadın nüfusun ise %71’i 18 ve daha yukarı yaştadır. Kadın nüfus oranı, ileri yaşlara doğru erkek nüfus oranını geçmektedir.
Yaş Grubu ve Cinsiyete Göre Nüfus, 2013
Kaynak: TÜİK, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS), 2013
Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il Şırnak’tır
Türkiye’de 2012 yılında okuma yazma bilmeyen erkek nüfus oranı %1,4 iken, kadınlarda bu oran %7’dir. Okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının en yüksek olduğu il %18,2 ile Şırnak olup, erkeklerde bu oran %4,1 ile Mardin ilindedir. Yükseköğretim mezunu nüfusun en yüksek olduğu il kadınlarda %15,3 ve erkeklerde %19,2 ile Ankara’dır. Yükseköğretim mezunu nüfusun en düşük olduğu il ise kadın nüfusta %2,6 ile Hakkâri, erkek nüfusta %4,7 ile Ağrı’dır.
Türkiye’de ebeveyn izni ile evlenmede yasal alt sınır 16 yaştır
Türkiye’de ebeveyn izni olmadan evlenmede yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 18 yaş, ebeveyn izni ve mahkeme kararıyla evlenmede yasal alt sınır ise kadınlarda ve erkeklerde 16 yaştır. Evlenmede yasal alt yaş sınırı ülkelere göre incelendiğinde; ebeveyn izni olmadan evlenmede en düşük yasal alt sınır kadınlarda ve erkeklerde 12 yaş ile Venezüela’da, en yüksek yasal alt sınır ise kadınlarda 21 yaş ile Bostvana, Mısır, erkeklerde ise 22 yaş ile Çin’de görülmektedir.
Evlenen çiftlerin %13,7’sinde gelinin yaşı büyüktür
Evliliğini 2012 yılında yapmış olan tüm çiftlerin yaş farkı incelendiğinde, Türkiye genelinde resmi nikâhla evlenen çiftlerin %75,2’sinde gelinin yaşı damadın yaşından küçüktür. Çiftlerin %13,7’sinde gelinin yaşı büyük olup, %8’inde gelin ve damadın yaşı eşittir.
Evlenen çiftler arasında damadın yaşının gelinin yaşından 11 yaş ve daha büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il, %13,3 ile Ardahan’dır. Damat ve gelinin yaşlarının eşit olduğu evliliklerin en yüksek oranda olduğu il %10,4 ile Bolu ve Eskişehir olup, gelinin yaşının büyük olduğu evliliklerin oranının en yüksek olduğu il ise %21,7 ile Hakkâri’dir.
Kadınlarda ilk evlenme yaşının en küçük olduğu il Niğde’dir
Resmi olarak ilk evliliğini 2012 yılında yapmış olan kadınların ortalama evlenme yaşı 23,5 iken, bu yaş erkeklerde 26,7’dir. İlk evlenme yaşının en yüksek olduğu il, erkeklerde (28,7) ve kadınlarda (25,5) Tunceli’dir. İlk evlenme yaşının en düşük olduğu il ise erkeklerde Afyonkarahisar (24,8), kadınlarda Niğde (21,3) ilidir.
Eğitim düzeyleri düşük olan kadınlarda doğum sayısı fazladır
Nüfus ve Konut Araştırması (NKA) sonuçlarına göre 2011 yılında, 15 ve daha yukarı yaşta ve en az bir evlilik yapmış okuryazar olmayan kadınların %74,9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurmuş iken lise veya dengi okul mezunu kadınların %4,8’i 4 ve daha fazla çocuk doğurmuştur. Yükseköğretim mezunlarının %22,9’u hiç doğum yapmazken %1,9’u 4 ve daha fazla çocuk doğurmuştur.
Yazma Bilmeyen Kadın Nüfus Oranı, 2011 Dengi Okul Mezunu, 2011
Kaynak: TÜİK, Nüfus ve Konut Araştırması, 2011 Kaynak: TÜİK, Nüfus ve Konut Araştırması, 2011
İşgücünde olmayan kadınların doğum sayısı daha fazladır
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, işgücündeki kadınların %35,6’sı, işgücünde olmayan kadınların %52,8’i 3 ve daha fazla çocuk doğurmuştur.
Canlı Doğan Çocuk Sayısına Göre İşgücünde Canlı Doğan Çocuk Sayısına Göre İşgücünde
Olan Kadın Nüfus Oranı, 2011 Olmayan Kadın Nüfus Oranı, 2011
Kaynak: TÜİK, Nüfus ve Konut Araştırması, 2011 Kaynak: TÜİK, Nüfus ve Konut Araştırması, 2011
Doğum öncesi bakım alan kadın nüfus oranı %97’dir
Doğum öncesi bakım alan kadın nüfus oranı 2002 yılında %70 iken 2012 yılında bu oran %97’ye yükselmiştir. Benzer şekilde sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların oranı da artış göstererek 2012 yılında %97 olmuştur. Kuzeydoğu Anadolu (Erzurum, Erzincan, Bayburt, Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ile Ortadoğu Anadolu’da (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkâri) sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen doğumların tüm doğumlar içindeki oranı 2012 yılında %88 olup, bu oran İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması 1. Düzey’e göre en düşük oran oldu.
Türkiye’de kadınlarda obezite oranı %20,9 iken erkeklerde bu oran %13,7’dir
Türkiye’de 2012 yılında, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun %17,2’sinin obez olduğu gözlendi. Yerleşim yeri ve cinsiyete göre obezite oranları incelendiğinde, kentsel yerleşim yerlerindeki kadınlarda obezite oranı %20,8 iken erkeklerde bu oran %13,3 oldu. Kırsal yerleşim yerlerindeki kadınlarda ise obezite oranı %21,1 iken erkeklerde bu oran %14,8 oldu.
İşgücüne katılımda kadınların oranı erkeklerin oranının üçte biridir
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı %47,5 olup, bu oran erkeklerde %69,2, kadınlarda ise %25,9 oldu. Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkeler arasında kadınların işgücüne katılma oranının en düşük olduğu ülke Türkiye’dir.
Türkiye genelinde işgücüne katılma oranı cinsiyet ve yaş gruplarına göre incelendiğinde, tüm yaş gruplarında erkeklerin işgücüne katılma oranı kadınlara oranla daha yüksektir. İşgücüne katılma oranı erkeklerde en yüksek %95,4 ile 35-39 yaş grubunda, kadınlarda ise %38,3 ile 25-29 yaş grubundadır.
Kadınların işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il %43,5 ile Artvin oldu
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, erkeklerin işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il Kars (%80,1) olup en düşük olduğu il ise Karabük (%59,5)’tür. Kadınlarda işgücüne katılma oranının en yüksek olduğu il Artvin (%43,5) iken en düşük olduğu il ise Şırnak (%9,7)’tır.
İşveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il Artvin oldu
NKA sonuçlarına göre 2011 yılında, Türkiye genelinde işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranı %9,9, erkek oranı ise %24 olup, işveren ve kendi hesabına çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il %25,5 ile Artvin, en düşük olduğu il ise %3,9 ile Bingöl oldu.
Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en düşük olduğu il İstanbul oldu
Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranı 2011 yılında Türkiye genelinde %31,8, erkek oranı ise %3,8 olup, ücretsiz aile işçisi olarak çalışan kadın oranının en yüksek olduğu il %79,7 ile Ağrı, en düşük olduğu il ise %1,3 ile İstanbul oldu.
Erkeklerde bilgisayar kullanım oranı %60,2 iken kadınlarda bu oran %39,8 oldu
Bilgisayar ve İnternet kullanım oranları 2013 yılında 16-74 yaş grubundaki erkeklerde sırasıyla %60,2 ve %59,3 iken, kadınlarda %39,8 ve %38,7 oldu. İstatistikî Bölge Birimleri Sınıflaması 1.Düzey’e göre bilgisayar ve İnternet kullanımının kadın ve erkeklerde en yüksek olduğu bölge İstanbul Bölgesi, en düşük olduğu bölge ise Ortadoğu Anadolu Bölgesi (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli, Van, Muş, Bitlis, Hakkâri) oldu.
Üst düzey kadın yönetici oranı %9,3 oldu
Türkiye’de 2013 yılında kamusal alanda üst düzey kadın yönetici oranı %9,3 oldu. Kadın hâkim oranı ise %36,3 oldu. Akademik personel içerisinde kadın profesörlerin oranı 2012-2013 öğretim yılı için %28,1 oldu. Kadın polis oranı yıllara göre bir değişiklik göstermeyerek 2013 yılında da %5,5 oldu.
Cinsiyete Göre Seçilmiş Mesleklerin Oranı, 2013
Kaynak: TÜİK, Toplumsal Cinsiyet Göstergeleri Veri Seti, 2013
Kadınlar siyasi alanda erkeklere göre daha az yer almaktadır
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki kadın milletvekili oranı 1935 yılında %4,5 iken, 2013 yılında bu oran %14,4’e yükselmiştir. Türkiye’de 2013 yılında kadın bakan sayısı 1 olup, kabine içindeki kadın bakan oranı olarak %4’e denk gelmektedir. Ülke karşılaştırmalarına bakıldığında, bu oranın en yüksek olduğu ülkelerin %52,6 ile Norveç ve %52,2 ile İsveç olduğu görülmektedir.